8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü Özel Dosyası

15-11-2022 10:35
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü Özel Dosyası
KADINLARIMIZ, KARANLIĞA MEŞALE KADINLARIMIZ…
 
Toplum hayatının her alanında var olan, her girdiği işe değer katan kadınlarımız, üretimde de her geçen gün varlıklarını artırıyorlar. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü sebebiyle “İŞ DÜNYASINDAKİ EMEKÇİ KADINLARIMIZ” ismiyle hazırladığımız dosyada ülkemiz kadınlarının en zor işlerin altından nasıl büyük bir ustalıkla kalktıklarına bir kere daha şahit olacağız. Üretimdeki Türk kadınının ilk temsilcilerinden Demir Leydi lakaplı Günnur Dikeç ile dosyamıza giriş yapalım, söz kadınlarımızın...
 
DOSYADA YER ALAN İSİMLER
 
Günnur DİKEÇ, Aynur AYHAN, Hülya KULA ÇİÇEKÇİ, Güldiken KOÇ, Sakine ÜLKER, Maşide DOĞDU, SARIGÖZOĞLU, Deniz GÜNER, Gülşen HARATOĞLU, İpek FAZLILAR, Sevil BAĞCI, Ülfet BODUR KİPER, Zümrüt URSAVAŞ,  Sibel KARABEY
 
.
.
.

 

AYNUR AYHAN Ayhan Metal 
 
Bizim nesil Türkiye’nin tam da sanayi atılımı yapamaya başladığı sürece denk geldiğinden döneme göre sürekli yenilikleri takip etmeye, yeni yerler görmeye, bilgiyi tazelemeye çalışarak, dinamik kalmayı öğrenerek yaşadı. Tabii bu süreçte kadın olarak üretimde aktif bir şekilde  görev aldığımızda hiç mi zorluklarla karşılaşmadık, tabii ki karşılaştık ama bunları sorun tmedik, yılmadık, bildiğimiz etik değerlerle yolumuza devam ettik. Şimdiki nesle baktığımızda, bireye her yerden akan o kadar çok bilgi var ki, adeta parmaklarının ucuyla uzaklaştırıyor ve –mış,-muş gibi davranarak geçiriyorlar.
 
Rahmetli babam ile ben 5 yaşlarındayken Beyazıt Meydanı’nda kurulan bit pazarına gidişlerimizi hatırlıyorum. O dönemde yokluk vardı ama üretme isteği vardı. İmkansızlıklar olsa da 60’lı yıllarda başlayan seri üretim, enjeksiyon döküm makina imalatımız zamanın gerekleri doğrultusunda dönüşümler geçirdi.
 
Ayhan Metal önceleri sadece döküm makineleri üreten bir işletmeydi. 1991 yılında ürettiğimiz makineler ile birlikte Alüminyum Pres Dökümhanesi kurarak fason döküm üretim yapmaya başladık. 2011 yeni bir strateji  geliştirerek  kız kardeşim ile dökümü katma değerle buluşturan inovatif  ürünler sunan Aniva markası ile kendi tasarımımız olan ev-bahçe ürünleri üreten firmayı kurduk. Böylelikle markalaşma yolunda yeni bir alana girdik.  Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim:  Asıl işimiz ve tecrübemiz Alüminyum enjeksiyon döküm olup halen ağırlıklı EU ülkelerine fason döküm yapmaktayız. Yılların birikim ve tecrübesi ile yeni bir işe başladığınızda her şey daha farklı olabiliyor. Nihai ürün yapmaya karar verdiğimizde kopya ürün ile bir yere varamayacağımızı ve pazarın çeşitli alanlarda yenilikçi bakış açısıyla yeni ürünlere ihtiyacı olduğunu biliyorduk.
 
Rekabet için farklı olmak şarttır. Farklı olmak da mutlaka yeni tasarımlar üretmek ve markalaşmaktan geçer. Uluslararası pazarlarda yer almak isteyen firmaların rekabet ortamına ayak uydurabilmeleri için, sürekli trendleri takip etmeleri, yenilikçi tasarımlara ağırlık vermeleri gerekmektedir.
 
Ürün; fabrikalarda üretilen nesnedir, tasarım ile siz ona fark yaratırsınız.
 
Marka; ise tüketici tarafından alınan tatmin sağlayan karışımdır ve bir kişiliği vardır. Marka, bir isim, işaret, sembol için kullanılmaktadır ve yıllardır pazarlama biliminin önemli bir kavramını oluşturmaktadır
 
Biz Türkler sürekli  ve  genellikle de  yaptığımızın Ar-Ge  olduğunun farkında  olmadan Ar-Ge halinde çalışırız; ama bunu  kayıt  ve sistem  haline  getirmediğimiz için de bir türlü Ar-Ge  kavramını  oturtamamış durumdayız.  Birçok arkadaşımız özgün çalışmalar yapsalar da tescil ve yarışma vb. prosedürlerle uğraşmak yerine ürün satsın da nasıl satarsa satsın bakışıyla markalaşmaya gereken önemi vermemektedirler.  Aniva olarak “iF Design Award “ödülünü almak için illa ünlü isminiz olması, büyük kadrolarla çalışılması, çok paranızın olması gerekmediğini gösterdik.
 
İF 1953’den bu yana üstün tasarımlara ödül vermektedir. Aniva Ev Ürünleri,  IF Design Award 2016 ‘ya  Ürün / Bahçe-Barbekü kategorisinde yarışmaya katılmış ve COSA BBQ ile  tasarım ödülü almıştır.
 
Aniva firmamız,  ‘Design Turkey 2014’  iyi tasarım ödülünü ‘Pratik Mangal’  ile almıştı.  ‘iF Design Award 2016’ da COSA  Barbekü tasarımı ile  Aniva’nın aldığı  ikinci ödüllü ürünü olup,  iki kız kardeş erkeklerin egemen olduğu döküm gibi zor bir sektörde,  mangal/ barbekü alanında kadın gözüyle döküm ürünlerinin tasarım ile nasıl farklı değer bulduğunu göstermeye çalışıyoruz.
 
Günümüzde her şey  tüketim odaklı olup farkında olalım ya da olmayalım algı yönetimi şeklinde yapılıyor.
 
Markanın gücü, tüketicilerin ne gördüğü, okuduğu, duyduğu, öğrendiği ve zamanla ürün hakkında ne düşündüğü ile yakından ilgili. 
 
Müşteri beklentisi mali gelişmişlikle doğru orantılı olsa da  Aniva’nın tüm ürünleri kullanıcıya birden fazla çözümler sunarak “ İyi tasarımı, olması gereken kaliteyi, optimum fiyat” ile arz edilmektedir. 
 
Üretim odaklı bir sektörden gelip marketing odaklı sektörde faaliyet göstermenin kolay olmadığını söyleyebilirim. Her şeyden önce dinamikler, alışkanlıklar faklı. Yaşanan sıkıntının başı satış kanalına girebilmek.  Dünyanın en iyi, en güzel ürünü olsa da satamadıktan sonra kıymeti yok. Tabii bunun yanında tasarım ürünlerde güçlü olan Danimarka, İtalya, Almanya gibi ülke coğrafyasında olmayışınız ürünün kabul sürecini uzatıyor. Maalesef ki halen, Türk ürünleri kopya, ucuz, yetersiz algısıyla değerlendiriliyor. Hadi yurt dışında yaşanabilecek sorunları tahmin edebiliyorsunuz ama kendi vatanınızda yaptıklarınızı anlattığınızda karşılaştığınız direnç daha ağır geliyor. Şöyle ki Türkiye’de üretip kutuya da yabancı menşei bassaydık eminim kayıtsız şartsız kabul görüp daha etkin olurduk. 
 
Neden hep yabancılara özlem var da Türklerde bir özgüven eksikliği oluyor?  
Bugün Türkiye başta Avrupalı otomotiv firmalarının güçlü bir yan sanayisini oluştururken mutfak ve tekstilde ciddi işler ve üretimler yapılıyor. Sadece marka farklı olup özenip de aldığımız bir çok ürün Türkiye’de üretilmiş olabilir. Dünyada gelişen yeni trendler var. Bunlardan biri de “eco friendly” ürün arayışının artması ve kullan attan ziyade uzun ömürlü kullanıma uygunluk, doğal kaynakların efektif kullanılmasını ön görmek.
 
Eğitim ve duyarlılık geliştikçe, arttıkça, araştırma ve sorgulama sınırları da genişliyor. Basit bir örnek; kanserojen bileşiklerinin sağlık üzerindeki etkisinin  farkında olmayan tüketici için amaç sadece eti pişirmektir. Diğer yanda farkındalığa sahip kişi için amaç eti en sağlıklı şekilde pişirmek ve tüketmektir.
 
Biz de bu çerçevede ürünlerimizi gıda temasına uygunluk raporları ve uygun malzeme seçimi ile üretmekteyiz.
 
Bu seneye kadar herkes bize şöyle yap böyle yap diyerek yaşamışlıkları ile bize telkinde bulundular. Bizde onları dinledik ama Aniva’nın kuruluş ve hedef değerleri süzgecinden geçirerek yolumuza devam ettik. Aldığımız ödüller neticesinde artık doğru yoldasınız, biz de size nasıl destek oluruz yaklaşımı başladı. 
 
Özgün bir şekilde  kendi ürünlerimizi üretiyor olmamız en temel özelliğimizdir. Kurum olarak müşteri beklenti ve ihtiyaç analizlerine gereken önemi veriyoruz. En önemlisi kalite ve performans olarak ürünlerimizin arkasındayız. Çalışmalarımızın temelinde, hem görsel hem de işlevsel bütünlüğü bir arada  toparlayıp,  yenilikçi çözüm  üreten ürünlerle   fark yaratarak,  işletmelere  değer ve   rekabet gücü  yüksek  ürünler katma becerisi  yatmaktadır.
 
Biz, iki kız kardeş… Hayallerimiz umutlarımız vardı ve tabii yaşanan çevrede oluşan olumsuzluklar da vardı. Önümüze çıkan engeller bizi yorsa da yıldırmadı, inançla yolumuza devam ettik. Karşımıza çıkan dirençlerden şikâyet etme yerine ondan ders alarak, onunla başa çıkabilme çareleri aradığınızda buluyorsunuz.  Büyüme ve gelişme böyle bir şey olsa gerek. Her olayda yaşanmışlığın,  sizlerin hayallerinizi gerçekleştirmeniz için karşınıza çıktığını düşünerek yola devam.
 
“Düşleri olmayanların gerçekleri de olamaz” Hayallerinizi gerçekleştirmeniz dileğiyle..
  
.
.
.

BÜYÜMEYİ KADINLAR CANLANDIRACAK
 
Gelişmekte Olan Ekonomiler Hem Enflasyon Hem Zayıf Büyüme Çıkmazında. Büyümeyi Canlandırmak İçin “Kadın İstihdamı”Nın Şart Olduğu Belirtiliyor. Zira Kadınların İstihdama Katılımının Ekonomiye Büyük Katkı Yaptığı Biliniyor. Türkiye’de Kadın İstihdamının Fransa İle Aynı Düzeye Gelmesinin, Gsyih Oranının 4-5 Puan Artmasına Neden Olacağı Öngörülüyor.  Peki Türkiye’de Kadın İstihdamı İle İlgili Son Durum Ne? Destek Menkul Değerler Genel Müdürü Yardımcısı İnci Özbek, “Kadın İstihdamı Raporu”Nda Değerlendirdi. 
 
KADIN İSTİHDAMI RAPORU
Kadınların İşgücüne Katılma Oranı Artıyor 
TÜİK’in açıkladığı verilere göre 2014 yılında işgücüne katılma oranı kadınlarda %30,3, erkeklerde ise %71,3 oldu. (2015 yılı rakamları 23 Mart’ta açıklanacak) Kadınların işgücüne katılma oranı 2013 yılında %30,8, 2012 yılında ise %29,5 seviyesinde açıklanmıştı.
 
 
Tüik’in 2014 yılı için yayınladığı istihdam tablosunda görüldüğü gibi 15 ve yukarı yaştaki kadın nüfusu 28 milyonun üzerindeyken sadece yaklaşık 9 milyonu işgücünde yer alıyor ve yine sadece yaklaşık 8 milyonu istihdam edilmiş durumda.
 
Kadın İstihdamı Artıyor
Bununla birlikte son yıllarda kadın istihdamı erkek istihdamından hızlı artıyor. TEPAV’ın İstihdam İzleme Bülteni verilerine göre, Türkiye’deki kadın istihdamı beş yılda yüzde 58 artarak, 3 milyon 849 bin oldu. Bu artış sonucu kadın istihdamının toplam istihdamdaki payı yüzde 24’den yüzde 27’ye çıktı.
 
İşveren Kadın Çalışan mı, Erkek Çalışan mı Tercih Ediyor?
Kadınların iş hayatındaki varlığına ilişkin algının da değiştiğini görüyoruz. İŞKUR’un 132 bin işverenle yaptığı araştırmaya göre 2015 yılında açık işlerde kadınları istihdam etmeyi tercih oranı 2014’te yüzde 11,4 iken 2015’te yüzde 17,8’e çıktı. Erkekleri tercih edenlerin oranı ise yüzde 45,7’den yüzde 45,1’e geriledi.
 
Finans Sektörü’nde Kadın ve Erkek Çalışan Sayısı Birbirine Çok Yakın Yine TÜİK’in açıkladığı Mali Aracı Kuruluş İstatistikleri sektörde ücretli olarak çalışan kadınların oranının 2014 yılında %47,3 olduğunu gösteriyor ki bu rakam 2013 yılındaki %48 seviyesinin altında. 2014’te ücretli olarak istihdam edilen kadın personel sayısı 150 bin 603 ikenerkek personel sayısı ise 167 bin 600 olarak gerçekleşti. Ücretli kadın çalışan oranı %47,3, ücretli erkek çalışan oranı da bu seviyenin biraz üzerinde %52,7 oldu.
 
Kadınlar Sermaye Piyasasında Yatırım Yapıyor mu?
Yıllarca yastık altı yatırımları konuşulan kadınların sermaye piyasalarında yatırımları erkeklere oranla sınırlı. Merkezi Kayıt Kuruluşu verilerine göre 2014 yılında 9,44 milyon TL olan portföy değeri, 2015 yılında 9,03 milyon TL’ye indi. 2015 yılında erkek yatırımcıların portföy değerinin ise 35,3 milyon TL olduğu görülüyor. Kadın yatırımcı sayısı aynı dönemde 265 bin civarındayken erkek yatırımcı sayısı ise 785 binle neredeyse kadınların 3 katı seviyesinde.
Gelişmekte olan ülkelerde hala kadına şiddet gibi konular tartışılırken, ABD gibi gelişmiş ülkelerde de kadın erkek arasındaki ücret eşitsizliği gündemi meşgul ediyor. Bütün bunlar istihdam konusunun geri planda kalmasına yol açıyor. Yine de G20 toplantıları gibi önemli mecralarda bu konunun masaya yatırılması, farkındalığın artıyor olması umut verici. Hükümetlerin büyüme yaratmak için Merkez Bankaları’nın kapısını aşındırmaya ara verip kadın istihdamını teşvik edecek yeni adımlar atması gerekiyor. 
 
Sonuç
Kadınlar dünya nüfusunun yarısını oluşturuyor ama nüfustaki eşitlik işgücü piyasalarında rakamlara yansımıyor. Neyse ki dünya, kadının istihdamda daha etkin rol almasının önemini daha fazla konuşmaya başladı. Kadınların istihdamdaki rolünün artmasının büyümeye ciddi bir katkısı olması bekleniyor. Geçen sene Ekim ayında Türkiye’de yapılan W20 Toplantısı’nda Fransa örneği gündeme geldi. Fransa’da bilindiği gibi kadın istihdamı yüzde 80’lere ulaşıyor ve bu modelin başarılı olmasının nedeni ülkedeki çocuk bakım hizmetlerinin yaygın ve etkin olmasından kaynaklanıyor. Türkiye’de de evde çocuk bakımının teşvik edilmesi için para yardımları bazı pilot bölgelerde başlatıldı. Türkiye’de kadın istihdamının Fransa ile aynı düzeye gelmesinin, GSYİH oranının 4-5 puan artmasına neden olacağı öngörülüyor.  
 
 
 
Ford Bayileri Kadınlar Gününe Özel Giyindi

Kadın dostu işyeri uygulamaları ve toplumsal cinsiyet eşitliği konusundaki çalışmalarıyla sektöründe öncü olan Ford Otosan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde farkındalık yaratmak amacıyla İstanbul bayilerini mor renge bürünmeye davet etti. Kadın dostu Ford bayileri toplumsal farkındalık çalışmalarında böylece otomotiv hizmet sektöründe bir ilke imza atmış oldular. 

Yazının tamamı için Kaynak bölümündeki linke tıklayınız.

Tarih: 01 Mart 2016

Kaynak:
https://metaldunyasi.com.tr/tr/sektorel-haberler/21/ozel-dosyalar/146/8-mart-dunya-emekci-kadinlar-gunu-ozel-dosyasi.html 

IdeaSoft® | E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.